Üst Header Banner Reklam
 
ARTIK DARBE HUKUKU AYAKLARIMIZIN ALTINDADIR
"Teröre ve teröristlere destek veren sözde milletvekillerinin dokunulmazlıkları ile ilgili teklife biraz önce son imzayı bizzat ben attım"
12.04.2016 23:28:08
Bu haber 1015 kez okundu
ARTIK DARBE HUKUKU AYAKLARIMIZIN ALTINDADIR

 AK PARTİ TBMM GRUP TOPLANTISI

Başbakan Davutoğlu, TBMM grup toplantısında konuştu

 AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, üç ayların bütün İslam alemine barış ve huzur getirmesini temenni etti. Dün ve bugün, destanlar yazan ensar şehir Kilis'e DAEŞ terör örgütüne ait roket mermilerinin düştüğünü ve 21 vatandaşın yaralandığını belirten Davutoğlu, yetkililerden konuyla ilgili bilgi aldığını; Türk Silahlı Kuvvetlerinin angajman kuralları çerçevesinde anında karşılık verdiğini ve DAEŞ terör örgütüne ait mevzileri vurduğunu bildirdi.

Yaralılara acil şifalar dileyen Davutoğlu, "Kahraman, ensar Kilis halkına geçmiş olsun diyorum, Ankara'dan selamlarımızı iletiyorum. Milletimiz ve Kilis'teki vatandaşlarımızın emin olsun, ülkemizin savunması ve milletimizin emniyet ve huzuru için her türlü tedbiri alıyoruz, gerektiğinde her türlü adımı atmaya da kararlıyız" dedi.

Gönül geniş Kilis'in, halkıyla, belediyesiyle, devlet kurumlarıyla tüm dünyaya insanlık dersi verdiğini belirten Davutoğlu, "Böyle kritik günlerde bu destansı mücadeleyi veren Kilis halkını provokatif amaçlarla tahrik etmeye çalışanların da milli birlik ve beraberlik içinde davranmaları gerekir. İnşallah bu zor günler yakında bitecek, geriye Kilis halkının destansı fedakarlığı kalacak" diye konuştu.

BUNLAR VAHŞİ BİRER KATİL

Türkiye'nin, bir yandan DAEŞ terör örgütünün saldırısına uğrarken eş zamanlı olarak PKK terör örgütünün kalleş saldırılarına da hedef olmaya devam ettiğini dile getiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dün Şanlıurfa'da gençlerimizle geleceğimizi konuşurken, terör örgütü gencecik askerlerimize kıymak için Hani'de karakola saldırdı. Bombalı araçla gerçekleştirilen saldırıda 2 kahraman askerimiz şehit olurken, asker ve sivillerden 52 vatandaşımız da yaralandı. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı, yaralılarımıza şifalar diliyorum. Bu caniler, yakıt tankerine bomba koyuyor ve sonra ilçe jandarma komutanlığının önünde patlatıyorlar. Kalleşçe, alçakça, korkakça bir eylem. Hani birilerinin 'yerlere çöp atmıyorlar' dedikleri teröristler var ya, hani 7 Haziran öncesi saz çaldırıp, türkü söylettikleri çocuk katilleri var ya, işte bu teröristler köşeye sıkıştıkça daha da alçaklaşıyorlar ve haince tuzaklar kurmaya kalkıyorlar. Kahraman askerlerimizin karşısında hiçbir mevcudiyet gösteremeyenlerin bu şekilde kalleşçe tuzakların arkasına saklanmaları dahi ne kadar zayıf, zaaf içinde olduklarını ortaya koyuyor. Başta bölgede yaşayan sivil vatandaşlarımız olmak üzere herkes şunu bir kez daha gördü: Bunlar vahşi birer katil. Hak ettikleri neyse onu yaşayacaklar, hak ettiklerini onlara yaşatacağız. Bu katillerin, teröristlerin hepsi ama hepsi şehirlerimizden ve dağlarımızdan mutlak anlamda temizlenecek.

Ayrıca milletimizin vicdanında derin bir yara olan teröre ve teröristlere destek veren sözde milletvekillerinin dokunulmazlıklarıyla ilgili geçen hafta Anayasa değişiklik teklifini imzaya açmıştık. İmzalar tamamlandı. Biraz önce de son imzayı bizzat ben attım. İnşallah bugün, yarın milletvekillerimizin teklifi Meclis'te olacak ve her şey ayan beyan ortaya çıkacak. Kim dokunulmazlıkların kalkmasından korkuyormuş kim korkmuyormuş ortaya çıkacak. Kim teröristleri destekleyen milletvekillerini bu Meclis'te barındırıyormuş kim barındırmıyormuş ortaya çıkacak. Her şey milletimiz tarafında görülecek. Çok hızlı bir şekilde konuyu görüşeceğiz. Muhalefete çağrım tek seferde ve tek oturumda çok hızlı bir şekilde yargı yolunu açan, yargıya izin veren bu teklife destek olmalarıdır. Biz de milletimiz de bu süreçte takınacakları tutumu yakından izleyeceğiz ve tarihe herkes bu anayasa değişikliğinde takındıkları tutumla geçecek. Kimse ilerde bugün pişman olacağı adımı atmasın. Eğer korktukları, çekindikleri bir şey yoksa işte meydan, işte Genel Kurul. Aylarca, yıllarca 'AK Parti dokunulmazlıkların kaldırılmasından çekiniyor' diyerek propaganda yaptıktan sonra şimdi bakalım nasıl oy kullanacaklar? Ayrıca diğer bir muhalefet partisi 'teröristleri destekleyenleri Meclis'ten çıkaralım' çağrısında bulunurken, bakalım şimdi nasıl oy kullanacak? Hepsini göreceğiz. Milletimiz de görecek ama bilsinler ki AK Parti'nin alnı da ak vicdanı da ak geleceği de ak olacak. Hesap vermekten korkanlar bu Melis'te bakalım bu teklifimize nasıl cevap verecekler?"

Davutoğlu, geçen hafta iki büyük dava, gönül insanının Hakk'a yürüdüğünü belirterek, Ankara'nın manevi dinamiklerinden Doktor Emin Acar'ın Ankara'da, İslam düşüncesinin en kıymetli eserlerini Türkiye'ye kazandıran, sayısız yazarın ve sanatçının elinden tutan İlhan Akıncı'nın ise İstanbul'da vefat ettiğini hatırlattı. Davutoğlu, her iki dava adamına Allah'tan rahmet yakınlarına başsağlığı diledi. 

Geçen hafta Ayasofya'da Hazreti Peygamber aşkına kalemin kağıda en güzel dokunuşuyla yazılmış eserlerin bulunduğu Aşk-ı Nebi sergisini açtıklarını anımsatan Davutoğlu, "Rabb'ime şükürler olsun ki Ayasofya'da 80 küsür yıl içinde okunan ikinci Kur'an-ı Kerim tilavetini dinleme bahtiyarlığına da vardık. Kur'an sesi, inşallah Ayasofya'nın kubbelerinden hiçbir zaman eksik olmasın" diye konuştu.

Davutoğlu, geçen hafta ayrıca Mimar Sinan'ı İstanbul'da Süleymaniye Külliyesi'nde andıklarını, Türk Polis Teşkilatının 171. yıl dönümünü kutlamalarına ve Türk Kızılayı Genel Kurulu'na katıldıklarını anlattı.

Polis Akademisi öğrencileriyle bir araya geldiğini ifade eden Davutoğlu, "Paralel yapılanma gibi farklı yapılanmaya taviz vermeyen tutumlarını bir kez daha görmekten mutlu oldum. Devlet bürokrasisi sadece ve sadece meşruiyetini milletten alan siyasi iktidarın emrindedir. Dışarıdan hiçbir gücün bürokrasi üzerinde vesayet kurmasına, paralel birtakım hiyerarşi oluşturmasına asla izin vermeyeceğiz. Paralel yapı tasfiye edilene kadar, bürokrasi sadece milletin hizmetindeki siyasi iktidardan emir alıncaya kadar bu mücadelemiz devam edecek" dedi.

Davutoğlu, AK Parti İstanbul İl Başkanlığının kurduğu AK Parti Sürekli Eğitim Merkezinin ilk dersine katıldığını anımsatarak, İstanbul'da söz konusu eğitim modeli yerleştikten sonra bütün illerde bu faaliyetin devam edeceğini söyledi.

AK PARTİ İLETİŞİMİNİ GÜZEL DİL, NEZAKET ÜZERİNE KURAN BİR PARTİ

AK Parti'nin, kadim siyasi geleneğin bugünkü sözcüsü ve milli bir demokrasi hareketi olduğunu dile getiren Davutoğlu, "AK Parti mazlum milletlerin temsilcisidir. AK Parti büyük bir Türkiye idealinin vizyon hareketidir. AK Parti siyasi bir hareket olmaktan önce ahlaki harekettir. AK Parti iletişimini güzel dil, nezaket üzerine kuran bir partidir. AK Parti en güzel sözle teşkilat disiplinini koruyan partidir" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Beşiktaş'ın stadyumunu açtıklarını anlatan Davutoğlu, 16 stadyumun yapımının devam ettiğini, geçen 4 yıl içinde de Antalya, Mersin, Bursa, Konya stadlarının açılışının yapıldığını kaydetti.

Davutoğlu, "Bu stadlarda hep başarılı maçlara imza atılmasını, ay yıldızla çıkılan maçlarda başımızın öne eğik olmamasını, bu stadlarda hafif şekilde de olsa uslupsuz, nezaketsiz bir tezahüratların olmamasını diliyorum" ifadesini kullandı.

Anaların, babaların, büyüklerin "Allah millete ve devlete zeval vermesin" duasının, AK Parti kadrolarının en büyük teminatı olduğunu belirten Davutoğlu, AK kadrolar olarak "Durmak yok, yola devam" şiarından asla vazgeçmeyeceklerini vurguladı.

AK Parti için yorulmak diye bir şey olmadığını belirten Davutoğlu, "Bizim 'yorulduk' demek lüksümüz yok. Maalesef Türkiye'deki muhalefetin bu millete, Türkiye'ye hizmet etme gibi derdi yok. Biz yorulmayız, onlar da hizmeti düşünmez. Herkes yoluna gitsin onların yolu onlara, bizim yolumuz bize. Bu nedenle bizim daha çok çalışmamız, gayret göstermemiz gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Davutoğlu, katıldığı Türk Kızılayı Genel Kurulu'nda Türkiye'nin nereden nereye geldiğini bir kez daha müşahede ettiğini, sadece milletin dualarının değil mazlum milletlerin dualarının da kendilerine güç kattığını gördüğünü söyledi. Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"7 Haziran'dan sonra aldığım bazı telefonlarda, bazı mesajlarda 'Acaba Türkiye istikrarsızlaşıyor mu?' gibi endişe dile getiren gönül coğrafyamızın dava insanları oldu. Onlara 'Endişelenecek bir şey olmadığını, dimdik ayakta olduğumuzu' ifade ettim. Aynı endişenin sahipleri 1 Kasım'da yeniden sevinçle telefonlara sarıldılar. Mazlumlara elini uzatmış bir Türkiye, dünyanın yüz akı haline gelmiştir."

Türkiye'nin Kızılay, TİKA ve AFAD aracılığıyla dara düşen, yardıma ihtiyacı olanlara din, dil, etnik köken ayrımı yapmadan elini uzattığını vurgulayan Davutoğlu, "Bu milletin hamiyetperverliği herkese örnek teşkil etmiştir ve bu millet hamiyetperverliğiyle tarihe geçmiştir. Bu gücü hem kendi milleti hem de mazlum milletler için sarf ediyor. AK Parti olarak bu gücü daha da artıracağız, Türkiye'nin gücüne güç katacağız inşallah" dedi.

Türkiye'nin gücünden rahatsız olan odakların 7 Haziran seçimlerinin ardından birçok oyunun, kumpasın, tezgahın, tuzağın arayışı içine girdiğini ifade eden Davutoğlu, Gezi Parkı odaklı olaylar, 17-25 Aralık darbe girişimiyle Türkiye'ye diz çöktürmek isteyenlerin, 7 Haziran seçim sonuçlarını fırsat görerek terör örgütü üzerinden yeni bir saldırı başlattığını vurguladı.

Başbakan Davutoğlu, milletin bu oyunlara, tuzaklara 1 Kasım seçimlerinde AK Parti'yi yeniden iktidara getirerek, cevap verdiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Kandil'e selam gönderenler, hendek kazanların ellerini öpenler, 'Blok siyaseti' yapalım diyenler hep beraber hayal kırıklığına uğradılar. Kazdıkları hendeklere kendileri düştüler. İnşallah oradan da o çukurlardan da çıkamayacaklar. Bu milletin birliğine, dirliğine tuzak kuranlar, çukur kazanlar oradan çıkamazlar, çıkamayacaklar. Kürt vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin adına siyaset yaptığını iddia edenlerin, çukur kazanların içine düştükleri hal, artık izahı mümkün olmayan bir durumdur.

Bölgede kendilerine yönelik artan öfke ve tepkinin üzerini örtmek için ellerinden geleni yapıyor. Konuyu saptırarak Sayın Cumhurbaşkanı'mızı, şahsımı ve AK Parti'yi hedef alıyorlar ama emin olun ki bunun ne bölgede ne de Türkiye'de hiçbir karşılığı yok. Türkiye'de kantonculuk, özyönetimcilik oynamaya kalkanlar içine düştükleri kanlı süreçte milletimizin feraseti sayesinde mutlaka yenilgiye uğrayacaklar. Halkımız geleceğin Türkiye'sinde onları doğal biçimde saf dışı bırakacak, onları tarihi gelişmenin dışına itecek."

Başbakan Davutoğlu Mardin, Bingöl, Diyarbakır, Silopi, Van, Cizre ve son olarak dün Şanlıurfa'da halkın artık şiddet şebekesini sokaklarda, şehirlerde görmek istemediğine şahit olduğuna işaret ederek, "Her geçen gün kaybediyorlar ve bundan dolayı giderek yalana, iftiraya başvuruyorlar. Gençleri okullardan, camilerden, Kur'an kurslarından uzaklaştırarak dağa, şiddete, silaha, ölüme, canlı bomba olmaya özendiriyorlar. Bölgeyi içine çekmeye çalıştıkları çatışma ve kaos ortamı herkes tarafından görülüyor" dedi.

Davutoğlu terörle mücadelede yapılan yanlışların artık tarihe karıştığını söyledi.

Eğitimin aksamasına asla izin vermeyeceklerini, her türlü tedbiri aldıklarını belirten Davutoğlu, evlerinden olanlara kira yardımı yapıldığını, esnafın zararlarının da karşılandığını anımsattı.

Davutoğlu, geçen hafta Diyarbakır'ın Sur ilçesine, dün de Şanlıurfa'ya gittiğini ve bu ziyaretin birçok açıdan özel ve anlamlı olduğunu ifade etti.

Şanlıurfa'nın bugün teröristlerin, bölücülerin ve vatan hainlerinin fitne ateşine karşı kardeşlik aşkını ayakta tutan bir şehir olduğunu vurgulayan Davutoğlu, Şanlıurfa'ya milli mücadele esnasında vatan ve namus için ölümü göze alarak gösterdikleri mücadelenin nişanesinin de teslim edildiğini bildirdi.

Davutoğlu, İstiklal Madalyası'nın, TBMM Başkanı İsmail Kahraman ile Şanlıurfa'ya tevdi edildiğini, bu girişime öncülük eden başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere AK Parti Grubuna ve destek veren milletvekillerine de teşekkürlerini iletti.

Hükümetin Ankara dışında ilk Bakanlar Kurulunu Şanlıurfa'da gerçekleştirdiğine de değinen Davutoğlu, "Bu vesileyle Bakanlar Kurulumuzda aldığımız Şanlıurfa'ya yönelik bir müjdeyi daha sizlerle paylaşmak istiyorum. İnşallah Diyarbakır'dan olduğu gibi Şanlıurfa'dan da yakında Ercan'a, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne THY seferleri başlayacak. Erbil'e yapılacak seferler için de çalışmalar başlatıldı" dedi.

ARAMIZA FİTNE SOKMAK İSTEYENLERE KARŞI EN GÜZEL DERSİ VERECEKLER

Başbakan Davutoğlu, Bakanlar Kurulunda terörle mücadele konusundan ekonomiye kadar birçok konuda detaylı değerlendirmelerde bulunduklarını aktararak, konuşmasına şöyle devam etti:

"Özellikle Güney Doğu Anadolu Projesi kapsamında bölgenin kalkınmasıyla alakalı yaptıklarımız ve yapacaklarımız hakkında kapsamlı bir değerlendirme yapma imkanı bulduk. Yine Karadeniz ve Akdeniz Bölgemize, Marmara Bölgemizden İç Anadolu Bölgemize, Doğu Anadolu Bölgemizden Ege Bölgemize yapacağımız yeni yatırımları ve projelerimizi görüştük."

Şanlıurfa'nın bugün bu kardeşlik mücadelesinde omuz omuza olacağına işaret eden Davutoğlu, "Aramıza fitne sokmak isteyenlere karşı en güzel dersi verecekler. Ben buna inanıyorum" ifadesini kullandı.

Davutoğlu, Şanlıurfa'da bulunduğu sürede insanların yüzünde sadece kardeşlik ve kararlılık gördüğünü, bunun da 78 milyonu temsil ettiğine inancının tam olduğunu dile getirdi.

BUNU ENGELLEMEK İÇİN MUHALEFET ÇOK ŞEY YAPTI

Hükümeti kurar kurmaz, 1 Kasım seçimlerinden önce vaatleri bir an önce gerçekleştirmek için harekete geçtiklerini anlatan Davutoğlu, tüm vaat ve reformları da takvime bağladıklarını söyledi.

Davutoğlu, tüm AK Parti hükümetleri olarak millete sözünü verdikleri reformları bugüne kadar tamamıyla yerine getirdiklerinin altını çizdi.

Aynı şekilde 3 ve 6 aylık hedefleri de açıkça milletle paylaştıklarını kaydeden Davutoğlu, bu çerçevede geçen cuma günü tüm kamuoyuyla vaat ve reformların bir muhasebesini yaptıklarını aktardı.

Başbakan Davutoğlu, çiftçiye, esnafa, işçilere, öğretmenlere, gençlere, kadınlara ve emeklilere yönelik vaatlerin tamamını gerçekleştirdiklerini söyledi.

Bunun için gece gündüz çalışan ilgili bakanlıklara, parlamentoda gece yarılarına kadar mesai yapan AK Parti grubuna da teşekkürlerini ileten Davutoğlu, "Bunu engellemek için muhalefet çok şey yaptı. 'Normal bütçeyi çıkaralım' dedik, çıkarmadılar, bütçeyi şubata ertelettiler. Meclis içinde engellemeler yaptılar ama şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da hep bu olacak. Onlar bunu engelleyecek, biz engelleri aşacağız. Onlar bu Meclisi kapattırmaya çalışacak, biz bu Meclisi 24 saat gerekirse açık tutup, milletimize verdiğimiz sözleri yerine getirmeye devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

ARTIK DARBE HUKUKU AYAKLARIMIZIN ALTINDADIR

Davutoğlu, geçen haftanın sloganının ve bundan sonra da kendileri için şiar olacak temel vurgunun "Söz verdik, yaptık. Söz veriyoruz yapacağız" şeklinde olduğunu kaydetti.

Birilerinin hükümeti sorun ve saldırılarla mücadele etmekten kafasını kaldırmamasını, dış politikada çıkarlarını takip etmemesini istediğini belirten Davutoğlu, onlara asla prim vermeyeceklerine, çalışmaya devam edeceklerine işaret etti.

Davutoğlu, üç ayın sonunda söz verip, hayata geçirdikleri icraatlara değinerek, asgari ücret, taşeron işçi düzenlemesi, işçi ve Bağ-Kur emeklileri, öğretmen, gençler ve muhtarlar başta olmak üzere gerçekleştirdikleri yatırımları anlattı.

Ayrımcılığın önlenmesini sağlamak için faaliyet göstermek, işkence ve kötü muameleyle etkin mücadele etmek için Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunun kurulduğunu anımsatan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Kişisel verilerin korunmasına ilişkin yasal düzenlemeleri hayata geçirdik. AK Parti grubu olarak, siyasetin finansmanının şeffaflığını artıracak düzenlemeleri de önümüzdeki hafta içinde tamamlayacağız. Roman vatandaşlarımızın sorununun çözümüne yönelik hazırladığımız strateji belgesi ve eylem planını önümüzdeki günlerde yürürlüğe koyacağız. Geleneksel irfan merkezleri ve cemevlerine hukuki statü tanınmasını sağlayacak ve bu kurumların ihtiyaçlarını karşılayacak bir kanunu sivil toplumla da görüşerek kısa zamanda tamamlamayı düşünüyoruz. Darbe dönemlerinden kalan mevzuatı gözden geçirerek, antidemokratik hükümleri kaldırıyoruz ve 'Artık darbe hukuku ayaklarımızın altındadır' diyoruz."

Davutoğlu, önümüzdeki 3 ayda, iktidarlarının 6'ncı ayının sonunda tamamlamayı planladıkları reformlar hakkında bilgi verdi.

Demokratikleşme alanında ülke genelinde ideal yargılama sürelerinin belirlenmesi, temyiz mahkemelerinin alt derece mahkemeleri üzerindeki hukukilik denetiminin ötesine taşan yetkilerinin sınırlandırılması, iş uyuşmazlıklarında arabuluculuğun zorunlu hele getirilmesini sağlayıcı şekilde iş mahkemelerinin yapısı ve işleyişinin gözden geçirilmesine ilişkin çalışmaların tamamlanma aşamasına gelindiğini anlatan Davutoğlu, bunların geçen sene 17 Nisan'da açıkladıkları yargı reformunun ana unsurları olduğunu, 7 Haziran seçimleri nedeniyle gecikme olsa da hepsinin hayata geçirileceğini söyledi.

Davutoğlu, kamu yönetimi alanında da kamu hizmetlerinin adil, etkili, verimli, süratle ve kaliteli sunumlarını sağlayıcı şekilde kurumlar arası yetki mükerrerliliklerinin kaldırılması, bürokrasinin azaltılması, siber güvenliğe ilişkin yasal düzenlemenin hayata geçirilmesi, Büyükşehir Belediye Kanunu'nun yaşanan tecrübeler ışığında gözden geçirilmesi, kalkınma ajansları, bölge kalkınma idareleri ve yatırım destek ofislerinin daha etkin hale getirilmesine yönelik çalışmalarının devam edeceğini vurguladı.

SAĞLIK REFORMU

Eğitim alanında ise Yükseköğretim Kanunu'nun hazırlanması, Yükseköğretim Kalite Kurulunun oluşturulması, Ulusal Öğretmen Strateji Belgesi'nin hayata geçirilmesi, eğitim fakültelerinin yeniden yapılandırılması çalışmalarının 3 ay içinde tamamlanacağını bildiren Davutoğlu, sağlık hizmetlerinde vatandaş memnuniyetini daha da artırmak amacıyla koruyucu halk sağlığı hizmetleri ve aile hekimliği uygulamasını bütünleşik şekilde yeniden yapılandıran yasal düzenlemeleri tamamlayacaklarını söyledi. Davutoğlu "Sağık alanında büyük devrimlere imza atmış olan AK Parti iktidarları, yeni şartlara uyum gösterecek bir sağlık reformunu da hayata geçirecek. Özellikle sağlık turizminin en etkin şekilde devreye girmesine gayret sarf edeceğiz" dedi.

Uyuşturucuyla daha etkin mücadele edebilmek için çalışmalarını tamamladıklarını dile getiren Davutoğlu gerek güvenlik önlemlerinin artırılması gerekse rehabilitasyon hizmetlerine erişim noktasında daha etkin yapıya geçileceğini söyledi. Davutoğlu, "Uyuşturucu maddelerin yasadışı imal, ticaret ve kullanımıyla mücadelede görev alan kamu görevlilerinin ödül mekanizmasını iyileştiriyoruz" diye konuştu.

Davutoğlu, kamu maliyesi alanında Vergi Usul Kanunu'nun güncellenmesi, vergi beyannameleri ile sosyal güvenlik bildirgelerinin birleştirilmesi, mali mevzuatta yer alan dönemsel artışların belirli göstergeye bağlanması çalışmalarının devam ettiğini, gümrüklerde belge ve onaya ilişkin işlemlerin elektronik ortamda gerçekleştirilmesini sağlayacak tek pencere sisteminin uygulamaya konulmasına yönelik çalışmalarda da son aşamaya geldiklerini kaydetti.

İş ve yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik olarak yatırımlarda bürokrasinin azaltılması, uluslararası doğrudan sermayenin ülkeye çekilmesi, iş yeri açma ve çalışma ruhsatlarında basitleştirme, turkuaz kart sisteminin oluşturulması, yurt dışında yaşanan nitelikli insan gücünün Türkiye'ye kazandırılması, araştırma projelerinde yabancı uzman çalıştırılmasının kolaylaştırılması ve mevcut vergi mevzuatı gözden geçirilerek enerji verimliliğinin teşvik edilmesi çalışmalarını da 3 ayda tamamlayacaklarını söyledi.

TÜRKİYE UZAY AJANSINI KURUYORUZ

"Bütün bunları taçlandıran bir adımı da inşallah önümüzdeki dönemde atıyoruz. Türkiye'de teknolojinin geldiği aşamayı gösterecek şekilde 3 ay içinde Türkiye Uzay Ajansını inşallah kuruyoruz" diyen Davutoğlu, 3 ayda bahsettiği düzenlemeleri ve sözünü verdikleri diğer konulardaki çalışmaları bitirip milletin huzuruna çıkmayı planladıklarını ifade etti.

Başbakan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu düzenlemelerin tamamını milletimize söz verdiğimiz şekilde hayata geçireceğiz. Ülkemizin öncelikleri ve ihtiyaçları doğrultusunda yapmamız gerekenleri mutlaka yapacağız. Bu sözlerimizi yerine getirirken, bir yandan da vize muafiyeti çerçevesinde gerekli olan 72 maddenin 43'ü ile ilgili işlemleri tamamladık. Büyük ölçüde iyi bir mesafe aldık. Vatandaşlarımızı Avrupa ülkelerine vizesiz seyahat imkanına kavuşturacak, geri kalan düzenlemeleri de en kısa sürede tamamlayacağız. İnşallah bunlar Meclis'te engellenmez ve muhalefet partileri olumsuz tutum takınmazsa geri kalan yasal şartlar da yerine getirildiğinde haziran ayından itibaren vatandaşlarımız ellerinde Türkiye Cumhuriyeti pasaportu, gönüllerinde al bayrak sevdasıyla Avrupa'nın her yerine hiçbir sorgu sual olmadan başı dik şekilde gidecekler." 

YENİ ANAYASA

Davutoğlu, her hafta vurguladığı bir konuya işaret ederek, milletin kendilerinden en büyük beklentisinin yeni anayasa olduğunu hatırlattı.

Hem bugüne kadar yaptıkları hem de yapacakları düzenlemeleri taçlandıracak en önemli değişikliğin millete yakışır, özgürlükçü, millet eliyle yazılmış anayasa olduğuna işaret eden Davutoğlu, ancak muhalefetin tavrı nedeniyle istedikleri hızla ilerleyemediklerini, uzlaşma ve diyalog kanallarını açık tutmalarına, hatta bu isimle bir komisyon kurulmasına rağmen muhalefet partilerinin, özellikle CHP'nin, kendi seçmenine verdiği yeni anayasa sözünden geri adım attığını söyledi.

Davutoğlu, AK Parti olarak tüm Türkiye'nin üzerinde ittifak yaptığı bir anayasayı yapmaktan, millete olan borçlarını ödemekten geri durmayacaklarını belirterek, şöyle konuştu:

"Ne diyoruz? Biz söz verdik mi yaparız. İnşallah bir gün anayasa için de milli, özgürlükçü, insan onuruna yakışır bir anayasayı da geçirdiğimizde milletimize çıkıp diyeceğiz ki 'Söz verdik ve yeni anayasayı da yaptık.' Yeni anayasa bir yıllık programımız içindeydi. Çünkü zihnimizdeki takvimde altı ay komisyon çalışmaları sürecekti ama komisyon çalışmaları erken tamamlandığı için biz de takvimi revize ettik, en kısa sürede milletimizin özlediği, insan onurunu koruyan, insan hak ve özgürlüklerini genişleten, milleti değil devleti tanımlayan bir anayasa ile ilgili çalışmalarımızı da tamamlayacağız.

Güçler ayrılığını tahkim eden, yetki ve sorumluluk dengesinin iyi kurgulandığı, toplumsal çeşitliliği dikkate alan, bu çerçevede de başkanlık sistemini öngören anayasa için çalışmalarımızı sürdürüyoruz, bu çalışmalarda önemli bir aşamayı da katettik. Partimiz bünyesinde çok önemli istişarelerde bulunduk. AK Parti bünyesinde oluşturduğumuz Anayasa Komisyonu, bir yandan siyaset ve akademi dünyasıyla verimli istişareler yürütürken, bir yandan da yazım sürecini yürütecek. Ar-Ge birimimiz de eş zamanlı olarak, kamuoyuna yönelik çalışmaları koordine edecek."

Davutoğlu, yazım çalışmalarını kısa sürede tamamlamayı planladıklarını dile getirerek, belli bir olgunluğa ulaştığı zaman da kamuoyu ile paylaşacaklarını ve Anayasa Komisyonuna sunacaklarını bildirdi. Davutoğlu "Allah'ın izniyle Meclis'imizden aldığımız vize sonrasında, milletimizin huzuruna çıkarak yeni anayasa için vatandaşlarımızın onayını isteyeceğiz. Hedefimiz kısa bir gelecekte Türkiye'ye sivil ve özgürlükçü yeni anayasayı kazandırmaktır. Türkiye'nin daha müreffeh, daha demokratik ve daha güçlü ülkesi olması için elimizden gelen her şeyi en doğru şekilde yapmanın çabası içinde olacağız" dedi.

GEÇMİŞTE MİLLETE REVA GÖRÜLEN HİZMET KALİTESİ VE VESAYETÇİ ANLAYIŞ TARİHE KARIŞTI

Milletin, bu millet için her şeyini ortaya koyarak çalışan kendi dava adamlarını hiçbir zaman yalnız bırakmadığını söyleyen Davutoğlu, geçmişte millete reva görülen hizmet kalitesi ve vesayetçi anlayışın artık tarihe karıştığını vurguladı.

"Şimdiki mücadelemiz ise bu hizmetleri daha üst düzeye çıkartmak, Türkiye'yi sadece bölgesel değil küresel bir güç yapmaktır. AK Parti artık geçmiş dönemlerin kötü hizmetleriyle değil kendi gerçekleştirdiği üstün hizmetlerle yarışıyor." diyen Davutoğlu, bunlara da asla yeterli demeyeceklerini, gelişen ve değişen ihtiyaçlara göre daha iyi üretip, hizmet vermek için çaba gösterdiklerini aktardı. 

Davutoğlu, devletlerin ve hükümetlerin ancak ve ancak millete hizmet ettikleri zaman varlıklarını koruyabileceklerine dikkati çekerek, "AK Parti'nin, siyasetinin hareket noktası budur; hedefi, menzili, gayesi amacı budur. Allah bu ülkeye hizmetten bizi alıkoymasın. Allah birlik ve beraberliğimizi daim eylesin. Allah, dün Şanlıurfa'da gördüğüm, fitne ateşine karşı kardeşlik aşkını bütün ülkemize yaysın ve milletimizi geleceğe en kararlı ve güçlü şekilde yürüten AK Parti kadrolarına güç versin. Allah yolumuzu hayırlı eylesin." diyerek sözlerini tamamladı. 

Anahtar Kelimeler
YORUMLAR
 
 
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
Henüz yorum yapılmamış ilk yorum yapan siz olun...
2
Sağ 300x250 Reklam
YAZARLAR