Üst Header Banner Reklam
CUMHURBAŞKANI BİNGÖLLÜLERLE BULUŞTU
Bingöl’e bir ziyarette bulunarak halka hitaben konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'yi içeriden ve dışarıdan bölmeyi amaçlayanların olduğunu belirterek, "Bunlara fırsat vermeyeceğiz. Dualarınızla beraber olduğumuz sürece kimse menzile varmamıza mani olamaz. Sizler bu ülkeye böyle güçlü sahip çıktıkça bizi kimse bölemez" dedi.
3.06.2015 22:39:48
Bu haber 924 kez okundu
CUMHURBAŞKANI BİNGÖLLÜLERLE BULUŞTU

 CUMHURBAŞKANI BİNGÖLLÜLERLE BULUŞTU

 CUMHURBAŞKANI BİNGÖL KONUŞMASI-VİDEO

Bingöl PTT Kavşağı’nda yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tüm Bingöl’e selamlarını ileterek, “Bingöl’ün bizim kalbimizde, bizim gönlümüzde çok ayrı bir yeri var. Bingöl, bir vefa şehridir. Bingöl, ilim, irfan, medeniyet şehridir. Bingöl demek, demokrasiye sahip çıkmak, kardeşliğe sahip çıkmak, ülkesine, bayrağına, kadim değerlerine sahip çıkmak demektir” dedi.

Bingöllülerin 12 Eylül askeri darbesi sonrasında, Anayasa oylamasında en yüksek “Hayır” oyu vererek tarih yazdıklarını, 2010 yılı Anayasa halk oylamasında ise, Türkiye’deki en yüksek “Evet” oyu veren illerimizden biri olarak yine tarih yazdıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “12 yıl boyunca, demokrasi mücadelemize sahip çıkarak kadirşinaslığınızı gösterdiniz” dedi.

“BİNGÖL BİZİ BAĞRINA BASTI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de, yüzde 65 gibi Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir oyla, Bingöl bizi bağrına bastı. Bu desteğiniz için de şükranlarımı sunuyorum. Terör ve fitne tohumları, Bingöl’ün manevi harcı kuvvetli topraklarında, hamdolsun hiçbir zaman kök salmadı. Türkiye’nin en kritik dönemlerinde Bingöllü kardeşlerim safını hep milletten yana, millî iradeden yana seçti. Allah sizlerden razı olsun.”

Kendilerinin de 12 Eylül darbecilerini yargılayarak, onlara yaptıklarının hesabını mahkeme önünde verdirerek üzerlerine düşeni yaptıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bingöl'ün 1982 yılında başlattığı işi, 2010 referandumu ile 28 yıl sonra biz tamamladık. Bu toprakların hafızası millete karşı olan hiçbir işi, hiçbir eylemi unutmadı. Tek parti döneminde yaşanan zulümleri en iyi bilen sizlersiniz. Milli ve manevi değerlerimizin tahrip edilmeye, kökünden kazınmaya çalışıldığı o dönemde Bingöl'ün alimleri buna direndiler. Çok zor şartlarda ilim tahsil ettiler. Gece karanlığında gizli gizli talebelerine Kur'an öğrettiler. Kur'an-ı Kerim'in, dini mübinin, Peygamber Efendimizin adının bu topraklardan silinmesine asla müsaade etmediler. Onların fedakârlıkları sayesinde hamdolsun bugün hala camilerimiz dolup taşıyor" diye konuştu.

TÜRKÇE EZAN DÖNEMLERİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ezanın Türkçe okunduğu dönemleri hatırlatarak, "Bu ülkede 1932 yılından sonra dünyaya gelen nesiller sadece minarelerden 'Tanrı uludur, Tanrı uludur' sesini duydular" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski başbakanlardan Rahmetli Adnan Menderes'in 1950 yılında en önemli seçim vaatlerinden birinin ezanın aslına döndürülmesi olduğunu belirterek, seçimden sonraki ilk icraatlarından birinin bu olduğunu söyledi.

Konuşmasında, Ramazandan bir gün önce, 16 Haziran tarihinde, 18 yıl sonra ilk defa ezanın aslıyla okunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle söyledi:  “O gün yaşananlara dair çok hüzünlü anılar var. Ben birini aktarmak istiyorum. Sultanahmet Camisi’nde müezzinler 'Allahu Ekber, Allahu Ekber' diye haykırınca Beyazıt, Süleymaniye, Fatih derken İstanbul bir anda ezan sesleriyle dalgalandı. Aynı makamda biri bırakıyor, öbürü başlıyor. Herkes heyecandan tir tir titriyordu. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Ezanlar bitene kadar millet avluda oturdu kaldı. Adeta bir şaşkınlık içindeydiler. ezan-ı Muhammedi ile yeniden kavuşmak milletimizi işte böyle mesut etmişti. Bakınız bir başka vatandaşımız o günü nasıl anlatıyor; 'Bursa'da bir camide o gün ikindi ezanının tam 7 defa okunduğunu öğrendim. Halk bir türlü doyamamıştır ezan-ı Muhammediye. Umumi arzu üzerine müezzinler defalarca okumuş, okumuşlardır'. Rahmetli Mehmet Akif ne diyordu; 'Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli, ebedi yurdumun üzerinde benim inlemeli.' Ve yine Akif ne diyor; 'Ey ulu Peygamberimiz neredesin, dinle minaremde öten gür sesin, gel, bana yar ol ki cihan titresin, kimse dönüp süngüme yan bakmasın, amin desin hep birden yiğitler, Allahu Ekber gökten şehitler, Amin, Amin, Allahu Ekber.' Türkiye böyle acı, sıkıntılı günlerden bugünlere geldi."

“EZANI ASLINA DÖNDÜREN ADNAN MEDERES BUNU CANIYLA ÖDEDİ”

Ezanı aslına döndüren 10 yıl boyunca milleti tarihi nitelikte hizmetlerle buluşturan Adnan Menderes'in bunun bedelini canıyla ödediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Menderes'in uyduruk davalarla, asılsız ithamlarla, iftiralarla darağacına gönderildiğini hatırlattı.

"Dün Menderes'i köpek, bebek iftiralarıyla mahkeme önüne çıkarmışlardı, bugün benzer bir oyunu, altın klozet kapağı gibi iftiralarla yapmaya çalışıyorlar" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu iftiraya atana hemen cevabını verdiklerini ve ispat etmesini istediklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hemen yazılı gönderdim; gel, gez. Eğer bir tane altın klozet kapağı bulursan ben cumhurbaşkanlığı makamını bırakacağım. Sen CHP'nin başını bırakabilecek misin? Ama bunlarda yalan çok. Bunların hepsi birbirinin aynı. Bunun üzerine ne dedi? 'Ben öyle demedim.' Çark etmeye başladı. Millet boşuna 'çarkçı Kemal' demiyor. Öyle. Bu millete yutturamazsınız. Her defasında olduğu gibi bu defa da millete rezil oldu. Ama 'Yarabbi şükür' deyip yoluna, yalanlarına, iftiralarına devam ediyor" dedi.

Ana muhalefet partisi liderinin "Tek parti dönemi bugünden daha iyiydi" dediğini, bunu da paralel örgütün gazetesine söylediğini, bu kesimlerin düne kadar birbirlerine demediklerini bırakmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdi ikisinin de "tek parti dönemini, 12 Eylül darbe dönemini özlüyoruz" dediklerini kaydetti.

“BİNGÖLLÜLER 12 EYLÜL DARBE ANAYASASINA HAYIR DİYEREK TARİH YAZDI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bingöllülerin 12 Eylül darbe anayasasına "hayır" diyerek tarih yazarken, paralel örgütün elebaşının, darbecilere "son karakol" diyerek tekmil verdiğini belirterek, "Şer örgütünün sadece 12 Eylül darbecilerinin yanında olmakla kalmadığını, aynı şekilde 28 Şubat vesayetçilerine de destek verdiğini" söyledi.

"28 Şubat'ta o başörtüsü sıkıntısı yaşandığı zaman, o Amerika'daki zat ne dedi; 'başörtüsü füruattandır' dedi. Bir kısmı da 'başörtüsü ritüeldir' dedi. Aynı safta buluştular. Rabbim sen nelere kadirsin" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi inziva için Pensilvanya'ya gitmiş. Taksim'i Kâbe diye seçenler var mı? Bunların birbirinden farkı var mı? Diyorum ki bu Pensilvanya'ya, Amerika'ya gideceğine, madem hoca efendisin, Mekke'ye, Medine'ye gitseydin ya... Öyle mi? Ama üst akıl öyle emretti. Şimdi diğeri de ne diyor, 'Taksim Kâbe’miz.' Kim bu, bölücü terör örgütünün arkasında olduğu parti. Çok enteresandır, nereden nereye geldik. Benim dindar Kürt kardeşlerim bu oyuna gelmemeli. CHP de geçmişte 'Kabe Arap'ın olsun, bize Çankaya yeter' diyordu. Bunların birbirinden farkı var mı, yok. Bizim tek Kâbe’miz var o da Mekke'de. Bunu benim Kürt kardeşim de Zaza kardeşim de bilir. Öyleyse Pazar günü bir ders vermeye hazır mıyız? Bu çok önemli. Durmak yok. Mesele bu. Onun için çok gayret edeceğiz. İnziva için Pensilvanya'ya giden ile Taksim'i Kâbe olarak seçenleri nerelerde buluşturuyorsun? Hale bak. Elbette hikmetinden sual olunmaz ama biz aciz kulların olarak Ya Rab, gerçekten hayret içindeyiz. Hani, 'asil  azmaz, bal kokmaz' derler ya bunların aslının bozuk olduğunu gördük” dedi.

“BİRİLERİ VARLIKLARINI KRİZLERE BORÇLU”

Türkiye'nin büyümesi, kalkınması, barış, huzur, kardeşlik ikliminin ülkeye hakim olmasının birilerini rahatsız ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların varlıklarını darbecilere, cuntacılara, kaosa, krize borçlu olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İşte bakıyorsunuz Şırnak'ta insanları öldürüyorlar, Siirt'te muhtarı öldürüyorlar,  6-7-8 Ekim'de ne yaptı, bu terör örgütünün arkasındaki partinin başındaki dedi ki ' dökülün sokağa.'  50 kardeşiniz öldü mü? Kimdi ölenler; Kürtler. Öldüren kim; Kürtler. Kürt'ü Kürt'e öldürttü bunlar. Böyle bir ihanet şebekesine benim Zaza, Kürt kardeşlerim evet der mi? Çıkmış İstanbul'dan 200 tane aydın geçinenler, sözde aydın, bunlar karanlık. Bunlara destek veriyor şimdi. Siz nasıl bunlara destek verirsiniz? Diyanet işleri Başkanlığımız bir Kürtçe mealli Kur'an-ı Kerim bastırdı. Bunları gösteriyorum. Dedi ki 'Diyanet İşleri Başkanlığı böyle bir şey yapmadı, bir tane yaptırıldı Cumhurbaşkanı'na gönderildi.' Diyanet işleri Başkanlığı ertesi gün depodaki 10 bin Kürtçe mealli Kur'an'ı gösterdi. Bunlar Güneydoğu'ya, Doğu'ya gönderildi. Şimdi çıkmış Batman'da diyor ki 'ben Müslümanım.' Tamam da din dersini kaldırmak isteyen, Diyanet'i kaldırmak isteyen, imam hatipleri kaldırmak isteyen,  bunlar nasıl oluyor da 'ben Müslümanım' diyebiliyor? Öbür tarafta dağda mağaralarda Zerdüştlük dinini öğretenler nasıl Müslüman oluyor? İşte Diyarbakır'dan bir aday gösterdiler sözde müftü. Ne diyor ki 'partimin dini Zerdüştlük olsa yine aday olurdum.' Sen çıkıyorsun Batman'da bunu söylüyorsun, niye? İstismar. İslam konuşulmaz, İslam yaşanır" diye konuştu.

“CHP İMAM HATİPLERİ KAPATACAĞINI VAAT EDİYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan,  CHP'nin "imam hatip okullarının kapatılacağını" ifade ettiğini hatırlatarak, "Kayseri'de dedi ki 'ben öyle bir şey söylemedim.' Ne söylemiş? 1 +8 +3. Şimdi halk arasında bir tabir var; yemezler. Çünkü siz 28 Şubat'ta da böyle yaptınız, imam hatiplerin orta kısmını kapattınız ve 600 bin öğrenci varken 60 bin düştü. Biz imam hatiplerin orta kısmını açtık mı? Katsayıyı kaldırdık mı? İsteyen istediği üniversiteye girebiliyor mu?" diye sordu. Alandan "evet" yanıtını alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, imam hatip okullarının öğrenci sayısının 60 binden 1 milyona çıktığını bildirdi.

Konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlere şöyle seslendi: "Gençler ben de sizden bir şey bekliyorum. Siz de en güçlü, en kaliteli üniversitelere gireceksiniz. Tamam mı?  Çok çalışacaksınız. Onlar zaten sizin bu kabiliyette olduğunuzu bildikleri için rahatsız oluyorlar. Dindar bir nesil gelecek diye rahatsız oluyor. Buyurun Siyer yani Peygamber Efendimiz‘in hayatı, Kur'an-ı Kerim normal düz liselerde serbest oldu mu? O da bunları rahatsız ediyor. Ama Danıştay şimdi bir karar aldı, 'düz liselerde de başörtüsü serbesttir' dedi. Bu da onları rahatsız etti. HSYK bir karar verdi; 'yargıda başörtülü olarak göreve gelinebilir' dedi. Bu da bunları rahatsız etti. Kardeşlerim yeter ki siz dik durun, yeter ki siz sabırlı olun. Unutmayın sabreden zafere ulaşır. Birisi 18 yıl ezanı Türkçe okutmak suretiyle zulmetti,  şimdi biri de ezanı Kürtçe okutmak suretiyle zulmetmek istiyor. Ezanın aslı bellidir; 'Allahu Ekber, Allahu Ekber', böyle devam eder. Bunu değiştiremezsiniz, buna hakkınız yok. Bu uğurda eski Türkiye artığı kim varsa işbirliği yapmaktan çekinmiyorlar. Çağlayan Adliyesi'nde savcımızı şehit eden terör örgütü bunları destekliyor. Paralel örgütün gazeteleri bunları yere göğe sığdıramıyor, darbeci Doğan medyası derseniz en büyük müttefikleri. Ermeni lobisi, eşcinseller, Ali'siz Alevilik,  bütün bu fitne temsilcileri bunların baştacı. Türkiye'yi kendi müstemlekeleri gibi gören bazı uluslararası basın yayın kuruluşlarının desteğini de almış. Bütün bu olaylar karşısında kararlı bir şekilde inşallah Pazar gününe halkımın en ideal şekilde hazırlandığını görüyorum."

“DEVLET TÜM GÜCÜYLE VATANDAŞIMIZIN YANINDADIR”

Diyarbakır'da çocukları kaçırılan annelerin taciz edildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kaçırılan çocukların nerede olduğunun henüz bilinmediğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gelirken önümü kestiler, yanıma geldiler. Diyarbakır Belediyesinin önünde o anneleri günlerce ağlattılar, üzerlerine su sıkmak suretiyle onları oradan kovaladılar. Hani sizin kadına saygınız vardı? Niye o annelerin derdini dinlemediniz" diye konuştu.  HDP'nin bölgede baskıyla, korkutmayla oy toplamaya çalıştığını anlatan Erdoğan, HDP'nin Meclis'e girememesi halinde kriz çıkacağı yönünde milleti tehdit ettiğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz bunlara eyvallah etmeyiz. Hiçbir şey yapamazlar. Devlet tüm gücüyle, tüm imkanlarıyla vatandaşımızın yanındadır. Herkes gitsin, gönlü hangi partiyi çekiyorsa oyunu ona versin" dedi.

“ÇÖZÜM SÜRECİNİ BİZ BAŞLATTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sonuçlarıyla çözüm süreci arasında hiçbir ilişki olmadığını ifade ederek, "Çözüm sürecini biz bunlarla başlatmadık ki bunlar olmadan süreç bitsin. Biz 'demokratik açılım' diyerek, 'Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi' diyerek devam ettik, daha sonra çözüm süreciyle sürdürdük. Çözüm Süreci'ni milletimiz için, milletimizle başlattık, aynı şekilde devam ettireceğiz. Şimdiye kadar ne yaptıysak bunlara rağmen yaptık. Ret politikalarını, inkar politikalarını, asimilasyon politikalarını biz kaldırdık. Bu ülkede Türk'üyle, Kürt'üyle, Zaza'sıyla, Arap'ıyla, Çerkez'iyle, Gürcü'süyle, Roman'ıyla, Arnavut'uyla, Boşnak'ıyla, aklınıza kim gelirse gelsin biz hepsini yaradılanı severiz Yaradan'dan ötürü anlayışıyla sevdik. Ben Türk'ü Türk olduğu için sevmiyorum, Zaza'yı Zaza olduğu için sevmiyorum, Kürt'ü Kürt olduğu için sevmiyorum, beni yaradan Allah onları da yarattığı için seviyorum. Üstünlük Türklükle değil, Kürtlükle değil, Zazalıkla değil. Kitabımız Kur'an'da Allah, 'Biz sizleri kavimler halinde yarattık, üstünlük takvadadır.' Üstünlük bu. Ne Acem'in Arap'a, ne Arap'ın Acem'e üstünlüğü yoktur. Üstünlük takva iledir. İşte ben Bingöl'de bunu görüyorum. Onun için Çözüm Süreci'yle ülkemizde yeni dönemin kapılarını açtık.  Eğer onların bir hesabı varsa Allah'ın da, milletin de bir hesabı vardır. Onların tuzağı varsa, Allah'ın da, milletin de tuzağı vardır. Allah'a hamdolsun başladığımız hiçbir hayırlı işi yarım bırakmadık. İnşallah Çözüm Süreci'ni de tamamına erdireceğiz. Paralel örgüte rağmen, provokatörlere rağmen bunu gerçekleştireceğiz" dedi.

“BİNGÖLLÜLER TERÖRE HER ZAMAN KARŞI DURDU”

Bingöllülerin teröre karşı durduğunu, kardeşliğin yanında olduğunu, çözüm sürecini desteklediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bingöl'den bu asil duruşunu devam ettirmesini, pazar günü de sandıklara giderek göstermesini istiyorum" diye konuştu. Erdoğan, Bingöllülerin, Rabia işaretinde sıraladığı tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet ilkelerine sahip çıkmasını da istedi.

Paralel yapıya ilişkin olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milli Güvenlik Kurulunda kararımızı aldık, hükümete tavsiyemizi yaptık, iş hayata geçti. Hepsi teker teker toplanıp içeri atılıyor mu? 99'da baş imam kaçıp gitti. Küçük imamlar da kaçmaya başladı" dedi.  Paralel yapı Türkiye'yi içeriden bölmeyi ve parçalamayı amaçladığını anlatan Erdoğan, "Bunlara fırsat vermeyeceğiz. Pazar günü onun ilanıdır. Onun için sizleri milli birliğe davet ediyorum. Onun için tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Dualarınızla beraber olduğumuz sürece kimse menzile varmamıza mani olamaz. Sizler böyle güçlü bu işe sahip çıktıkça bizi kimse bölemez" ifadelerini kullandı.

“GÜNDEMİMİZDE HER DAİM MİLLETE HİZMET OLDU”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gündemlerinde millete hizmet olduğunun altını çizerek, "12 yıl başbakanlığım döneminde sadece hizmet ettik. Bakıyorsunuz, bölücü örgütün arkasında olduğu partinin belediyelerinde hizmet var mı? Rezalet. 'Havaalanlarını niye yapıyorsunuz. Bu havaalanlarından biz istifade etmiyoruz ki' diyor. Zenginler istifade ediyormuş. Eline, diline dursun. Şu anda havaalanlarımızdan 7'den 70'e herkes istifade ediyor. Bunun kadir kıymetini benim vatandaşım anlayacak, daha iyi anlayacak ama bunlara da anlatması lazım" diye konuştu.

Gündemlerinde Bingöl, Hakkari, Ağrı, Muş, Kars ve Şırnak'ta olduğu gibi havalimanları, yollar, hastaneler, konutlar, okullar inşa etmek bulunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi bunlara sorsan 'bu hastaneleri niye yapıyorsunuz oradan zenginler istifade eder' derler. Bu terör örgütü ve onun güdümündeki partinin havası bu. Okullar için aynı şeyi söylüyorlar ama Bingöl lafa bakmaz, icraata bakar. Bingöl eser siyasetine, hizmet siyasetine bakar. Bingöl demokrasiye sahip çıkana, kardeşliğe sahip çıkana bakar" dedi.

BİNGÖL’E YAPILAN YATIRIMLAR

Bingöl'e 12 yılda 7.5 katrilyon liralık yatırım yaptıklarını ifade eden Erdoğan, kente doğalgaz gelmesi konusunda bütün çalışmaların tamamlandığını bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan "Dağıtım şirketiyle belediye arasında yapılacak protokol sonucunda inşallah Bingöl biraz gecikmeyle de olsa doğalgazına kavuşuyor" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2007 yılında kurdukları Bingöl Üniversitesinin bugün 8 binden fazla öğrenci ve 27 eğitim kurumuyla hizmet verdiğini kaydederek, bin 131 kişi kapasiteli 2 adet yükseköğretim yurdunu hizmete açtıklarını, gelecek yıl 300, 2018'de ise bin 450 kişi kapasiteli 2 yurdu daha açacaklarını bildirdi. Bingöl'e merkezden ilçelerine kadar yeni sağlık tesisleri inşa ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bingöl merkez devlet hastanesine 300 yataklı bir ek blok yaparak hastaneyi büyüteceklerini söyledi.

Bingöl depremini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bingöl depremi oldu değil mi? Anında hallettik mi? Bingöl'e 5 bin 544 adet konut inşa ettik" diye konuştu.

“BİNGÖL'ÜN ÇEHRESİ DEĞİŞTİ”

Bingöl'ün çehresinin değiştiğini ve daha iyi olacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehre yapılan ve yapılacak yatırımlara ilişkin olarak, "Biz gelene kadar Bingöl'e yapılan bölünmüş yol neydi biliyor musunuz? 5 kilometre. Biz geldik tam 180 kilometre bölünmüş yol yaptık. Biz buyuz. Baraj altında kalan eski demiryolu yerine 114 kilometre uzunluğunda Elazığ-Bingöl-Muş demiryolunu yapıyoruz. Bakınız 1 katrilyon 600 trilyon lira bedeli olan demiryolu hattı inşallah 2017 yılında tamamlanıyor. 2013 yılında geldik, Bingöllü kardeşlerimi havalimanıyla buluşturduk. Gülbahar Barajı'nı Bingöl'e biz kazandırdık. 2016'da inşallah sulama sorunu bitiyor. Kiğı Barajı'nın inşasında neredeyse sona gelindi. Başbakanlığım döneminde olduğu gibi bundan sonra da Bingöl yatırımlarını Cumhurbaşkanı olarak takip edeceğim." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, genel seçimde rekor katılım beklediklerinin altını çizerek, "Ama pazara kadar da kapı kapı dolaşmanızı istiyorum" dedi.

 

 

 

 

kaynak:tccb.org.tr

CUMHURBAŞKANI BİNGÖLLÜLERLE BULUŞTU
Anahtar Kelimeler
YORUMLAR
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
Henüz yorum yapılmamış ilk yorum yapan siz olun...
2
Sağ 300x250 Reklam
YAZARLAR