Üst Header Banner Reklam
Davutoğlu: Tehdit Eden Mukabelesini Görür
Davutoğlu, HDP'nin bir taraftan kamu düzenini bozan unsurlarla el ele ve tehdit edici bir üslupla alana çıktığını, diğer taraftan da büyükşehirlerde kaos çıkarmaya gayret ettiklerini söyledi.
25.07.2015 22:37:23
Bu haber 663 kez okundu
Davutoğlu: Tehdit Eden Mukabelesini Görür

Tehdit Eden Mukabelesini Görür

Başbakan Ahmet Davutoğlu-Video

Başbakan Ahmet Davutoğlu yaşanan terör olayları ve PKK - DAEŞ'e karşı düzenlenen operasyonlar hakkında açıklama yaptı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Kimse Türkiye Cumhuriyeti devletine ve milletimize tehdit dili kullanmasın. Tehdit eden mukabelesini görür. Rüzgar eken, fırtına biçer. Kamu düzenini bir kez tehdit ettiklerinde, onların tehdit için kullandıkları maşalar ya da aldatılmış bazı çevrelere değil doğrudan bu tehdidi oluşturan merkeze gerekli cevabı veririz. Onun için herkesin aklını başına alma günü gelmiştir" dedi.

Başbakan Davutoğlu, Esenboğa Havalimanı'nda gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Davutoğlu, HDP'nin bir taraftan kamu düzenini bozan unsurlarla el ele ve tehdit edici bir üslupla alana çıktığını, diğer taraftan da büyükşehirlerde kaos çıkarmaya gayret ettiklerini söyledi.

Koalisyon ziyaretinde HDP'nin 7 Haziran'daki seçim başarılarını dile getirdiğini anlatan Davutoğlu, "Tamam kendinizi başarılı addedebilirsiniz. Bu yüzde 13 oy sizin için başarı olabilir. Bizim için yüzde 41 oy bile tekrar değerlendirmemiz gereken bir oydur ama seçim neticelerini 7 Haziran akşamında kalaşnikof silahlarla doğuda, güneydoğuda kullananlara, kutlayanlara sessiz mi kalacağız? Bu görüntüleri görmediğimizi mi sanıyorlar. Biz bunların hepsini kaydettik, hepsini biliyoruz. Doğru zamanlama gerekiyordu" şeklinde konuştu. 

"Rüzgar eken, fırtına biçer"

Davutoğlu, kamu düzeni gerektirdiği anda müdahalelerin yapılacağını vurgulayarak, gereken bedel ne ise ödeneceğini aksi takdirde gelecek nesillerin daha ağır bedeller ödeyeceğini dile getirerek, "Kimse Türkiye Cumhuriyeti devletine ve milletimize tehdit dili kullanmasın. Tehdit eden mukabelesini görür. Rüzgar eken, fırtına biçer. Kamu düzenini bir kez tehdit ettiklerinde, onların tehdit için kullandıkları maşalar ya da aldatılmış bazı çevrelere değil doğrudan bu tehdidi oluşturan merkeze gerekli cevabı veririz. Onun için herkesin aklını başına alma günü gelmiştir" ifadesini kullandı.

Operasyonda amaçlanan 3'üncü boyutunun ise Türkiye'nin ulusal güvenliği ve bölgedeki gelişmelerle ilgili olduğunu işaret eden Davutoğlu, Türkiye'nin ateş çemberi içinde demokrasi kalkınmasını gerçekleştirmek istediğini kaydetti.

Türkiye'nin ulusal güvenliğini tehdit eden unsurlara karşı sessiz kalmayacağının altını çizen Davutoğlu, "Suriye'de Türkiye'ye dönük olarak açık tavır sergileyen bir rejim, Türkiye'ye dönük olarak faaliyet gösteren, DAEŞ başta olmak üzere terör örgütleri varken, Irak'da, Kuzey Irak'da, Kandil ve çevresinde Türkiye'yi tehdit etmek üzere odaklanmış terör çevreleri varken sessiz kalınması beklenemez" değerlendirmesinde bulundu.

Davutoğlu, operasyonların bütün bölge ülkelerine ve uluslararası çevrelere de bir anlamda mesaj mahiyeti taşıdığını aktararak, sınır bölgelerinde ne olursa olsun hiç kimsenin Türkiye'nin güvenliğini tehdit etmesine izin vermeyeceklerini ve gereken tedbirleri almak konusunda da hiç tereddüt etmeyeceklerini dile getirdi.

Türkiye'nin demokratik hukuk devleti olduğunu ve bunun gereğinin de yapıldığını belirten Davutoğlu, ülkenin her bölgesinde meşru Türkiye Cumhuriyeti hukuk kurallarının işlediğini ve onun dışında hiç kimsenin, vatandaşları tehdit etmesine, hukuk dışı birtakım uygulamalara, haraç alınmasına, yol kesilmesine, baskı uygulanmasına izin verilemeyeceğine işaret etti. 

"Gün dayanışma günüdür, gün omuz omuza verme günüdür"

Çok başarılı bir seçim sonrasında Türkiye'nin herhangi bir yönetim boşluğuna düşmemesi için, hükümetsiz kalmaması için çabalarını sürdürdüklerini ifade eden Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Bir taraftan askeri operasyonları yönetirken bir taraftan da hükümet ortaklığı görüşmelerini sürdürdük. Türkiye'de meşru zeminde, kamu düzeni ve ekonomik istikrar sağlanmaya devam edecektir. Halkımızın milletimize, hükümetimize güvenmesini istirham ediyorum. Siyasi partilere mesajımız da açıktır. Suruç'ta katliam yapıldığı gün söyledim. Gün bugündür, gün dayanışma günüdür, gün omuz omuza verme günüdür. Bu çağrılarımıza kulak tıkayan siyasi partiler de dahil olmak üzere bu çağrılara olumlu yaklaşan siyasi partilerle birlikte yeniden herkesin bir değerlendirme yapması gerektiğini düşünüyorum ve bu çağrıda bulunuyorum."

Davutoğlu, Türkiye'yi hükümetsiz bırakmak istemediklerinin altını çizerek, "Bazıları diyor ki 'Biz bu sürecin içinde yokuz'. Biz Türkiye'de kamu düzeni sağlansın herkes teröre karşı omuz omuza versin diyoruz. Bazıları diyor ki, 'Hayır biz teröre ortak deklarasyona imza atmayız'. Yine buradan çağrıda bulunuyorum. Gelin Türkiye'nin hepimize teminat olan demokratik hukuk düzenini yaşatmak konusunda el ele vererek Türkiye'yi hükümetsiz bırakmama konusunda heybemizde ne varsa ortaya koyalım" diye konuştu.

"Bütün bu suçlarınızın karşılığını mutlaka ödeyeceksiniz"

Çağrılarında samimi olduklarını ve karşılık bulmasını ümit ettiklerini ifade eden Davutoğlu, kısa dönemli siyasi çıkar ve hesapların, uzun dönemli ortak kaderi etkileyecek şekilde olumsuz sonuçlar doğurmaması temennisinde bulundu.

Davutoğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin terörle onlarca yıldır mücadele ettiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Bunun gereği yapılacaktır. Sizi ve sizin arkanızda, sizi kullanan çevrelerin hesapları başarıya ulaşmayacaktır. Bütün bu suçlarınızın karşılığını mutlaka ödeyeceksiniz. Onun için hiçbir şekilde Türkiye'yi tehdit etmeye kimse yeltenmemelidir. Nihayet Türkiye dışındaki bütün çevrelere dost ve müttefik ülkelere, Türkiye'ye hasmane tutum içinde olması, muhtemel çevrelere de aynı kararlılık içinde sesleniyorum. Türkiye'nin dostluğu kıymetlidir. Eğer hasmane tutumla karşılaşırsa mukabelesi de şiddetli olur. Tahammülümüzün sınırlarını kimse zorlamamalıdır. Bu açıdan eminim bu gece yürütülen operasyonlarla dost ve müttefiklerimiz bir kez daha Türkiye'nin gücünden emin olmuşlardır. Bölgemizde huzur ve sükunun temini, sınırlarımızda güvenliğin tesisi ve Türkiye'nin demokrasisini ve kalkınmasını gerçekleştirecek uluslararası konjonktürün oluşması için bundan sonra da barışçıl çabalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Ama barışçıl çabalar kesinlikle bizi rehavete sevk etmeyecek."

 

Başbakan Davutoğlu, Türkiye'nin hiçbir zaman savaş taraftarı olmadığını ancak gelecek tüm tehditlere karşı da her zaman hazırlıklı olduğunu vurgulayarak, "Bu noktasal bir operasyon değildir, bir süreçtir. Türkiye'yi tehdit sürdüğü sürece de devam edecektir, tehdit unsurları bir şekilde Türkiye'ye başkaldırdıklarında da en sert şekilde mukabele edecek şekilde hazırlıklarımız vardır. Bütün vatandaşlarımızın huzur ve sükun içinde devlete ve hükümete güven duygusuyla hareket etmelerini rica ediyorum" dedi.


kaynak:akparti.org.tr

 

Anahtar Kelimeler
YORUMLAR
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
Henüz yorum yapılmamış ilk yorum yapan siz olun...
2
Sağ 300x250 Reklam
YAZARLAR