KUZEYFIRTINASI.COM KUZEYİN SESİ

 AB ülkeleri sorumluluklarını üstlenmeli

Başbakan Ahmet Davutoğlu, yaşanan sığınmacı kriziyle ilgili Avrupa ülkelerine çağrıda bulundu.

Başbakan Davutoğlu, çağrısında "Avrupa'nın göç konusunda harekete geçme zamanı gelmiştir. AB ülkeleri sorumluluklarını üstlenmeli ve bu insanlık trajedisine karşı insani bir tavır sergilemelidir" dedi.

Davutoğlu, İngiliz Guardian gazetesinde yayınlanan makalesinde, 3 yaşındaki Aylan Kurdi'nin Ege'de kıyıya vuran cansız bedeniyle ilgili fotoğrafın özellikle Avrupa'da öfkeye neden olduğunu kaydederek, bunun yinelenmemesi için eyleme geçilmesini umduğunu bildirdi. Aylan'ın kabul edilemez ölümünün sembolize ettiği insanlık dramının unutulmayacağını vurgulayan Davutoğlu, bir kriz döneminin yaşandığına dikkati çekti.

Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da yaşanan kargaşayı vurgulayan Davutoğlu, milyonlarca kişinin yerlerinden edildiğini ve savaştan kaçtığını kaydetti. Dünyada sığınmacıların, mültecilerin ve yerlerinden edilmiş kişilerin yaklaşık 60 milyona ulaştığını belirten Başbakan Davutoğlu, bunun tarihi bir rekor olduğunu bildirdi.

Davutoğlu, Avrupa Birliği'nin kuruluşundan bu yana düzenli veya düzensiz göçle karşı karşıya olduğunu belirterek, bununla ilgili anlamlı çözümler hiç üretilmediğini ve daha fazla duvarlar ile teller örülmesi yönündeki görüşlerin kuvvetlendiğini kaydetti. Bazı Avrupalı liderlerin, sığınmacıları dışarıda tutmak için Hristiyanlığa başvurduklarını belirten Davutoğlu, her geçen gün yayılan krizin insanlığın ve ahlakın testi olduğunu bildirdi.

"Avrupa aynaya bakmalıdır"

Başbakan Davutoğlu makalesinde, "Avrupa'nın aynaya bakması için tam zamanıdır. Yansımasında gördüğüyle ilgili dürüst olmalı ve ertelemeye son vererek, bu yükteki adil payını üstlenmeye başlamalıdır. Radikal siyasetçilerin Avrupa halkının gözünü boyamasına izin verilmemelidir" ifadelerini kullandı.

Afrikalı veya Asyalı, Müslüman veya Hristiyan, Arap veya Kürt, Pakistanlı ya da Afgan, milyonlarca kişinin kendi istekleriyle göç etmek zorunda kalmadıklarını belirten Davutoğlu, savaş, şiddet, kıtlık, hastalık ve ayrımcılık gibi nedenlerle bu kişilerin göç etmek zorunda kaldıklarını kaydetti. Davutoğlu, "Onların yardımımıza ihtiyaçları var. Irkına, dinine veya inancına bakmaksızın bu kişilere yardım etmek uygar toplumların karakteridir" dedi.

En yüksek duvarın ya da en keskin telin bir şeyi değiştirmeyeceğini vurgulayan Davutoğlu, anlamlı, insani ve sürdürülebilir çözümlere acilen ihtiyaç olduğunu belirtti. Düzensiz göçe neden olan unsurlara da eğilinmesi gerektiğini bildiren Başbakan Davutoğlu, bunun da Suriye, Irak ve başka yerlerdeki krizlerin çözümü için daha uyumlu ve etkin hareket edilmesine anlamına geldiğini belirtti. Davutoğlu, DAEŞ'i yenmenin, Esed'siz bir Suriye için demokratik bir geçiş süreci sağlamanın, Irak'ta işlevsel bir federalizm yaratmanın, Libya'yı, Yemen'i birleştirmenin karşı karşıya kalınan bazı zorluklar olduğunu kaydetti.

Türkiye'nin düzensiz göç konusunda transit ülke konumumda bulunduğunu ve şimdi de en üst destinasyon olduğunu kaydeden Davutoğlu, Türk halkının 2 milyondan fazla Suriyeli ve Iraklıya ev sahipliği yaparak büyük fedekarlıkta bulunduğunu belirtti. Böylece AB'ye kitlesel akınların önlendiğini ve Türkiye'nin kaos ve Avrupa arasında bir tampon olduğunu kaydeden Başbakan Davutoğlu, AB ülkelerinin ise yeniden yerleştirme oranlarının oldukça düşük kaldığını bildirdi.

"Göçmenler için Türkiye'de 6 milyar dolardan fazla harcandı"

Davutoğlu, Suriyeli, Iraklı ve diğer göçmenler için Türkiye'de 6 milyar dolardan fazla harcandığını kaydederek, uluslarası toplumdan alınan katkının ise 417 milyon dolar olduğunu, bunun ise sadece 165 milyon dolarının AB ülkelerinden geldiğini belirtti. "Yükü paylaşma" kavramının "anlamsız bir söze" dönüştüğünü yazan Davutoğlu, geçen 10 yıl boyunca yaklaşık yarım milyon düzensiz göçmenin Türkiye topraklarında yakalandığını, 2014 yılında ise bu sayının yaklaşık 60 bin olduğunu belirtti.

Türk sahil güvenliğinin Akdeniz veya Ege'de güvenliği sağlamak için elinden geleni yaptığını bildiren Davutoğlu, sadece bu yıl 48 binden fazla göçmeni denizde kurtardıklarını kaydetti. Davutoğlu, makalesinde şu ifadelere yer verdi:

"Ancak Türkiye tek başına başarılı olamaz. AB ülkeleri sorumluluklarını üstlenmeli ve tevazu göstererek, daha açık olmalı ve yanı başında meydana gelen bu insanlık trajedisine karşı insani bir tavır sergilemelidir. Avrupa tarihini anlamayan bazıları için, Türkiye'ye yüklenmek ve büyük çapta güvenlik önlemleriyle savunmacı bir yaklaşım ortaya koymak ve Hristiyan bir 'Avrupa kalesi' yaratmak çekici gelebilir ancak bu işe yaramayacaktır."

"Türkiye, Avrupalı ortaklarıyla çalışmaya hazırdır"

Bu yaklaşımın Avrupa değerlerine uymadığını belirten Davutoğlu, "Avrupa'nın göç konusunda harekete geçme zamanı gelmiştir. Türkiye, bu insani faciayla mücadele için Avrupalı ortaklarıyla çalışmaya hazırdır" değerlendirmesinde bulundu.

YORUMLAR

*

*

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.

Henüz yorum yapılmamış ilk yorum yapan siz olun...