Karabük Evet Diyor Mitingi’nde Konuştu
O gece halkın gücü, tankın gücünü yenmiştir. Helikopteriyle, toplarıyla, tüfekleriyle bu milleti sindirmeye çalışacaklarını zannedenler, dersi Karabük'te almışlardır. Zelil olmuşlardır. Bu büyük milleti korkutabilirler mi?
16.03.2017 21:27:29
Bu haber
842 kez okundu
Karabük Evet Diyor Mitingi’nde Konuştu
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Halk Oylaması süreci kapsamında Karabük Kent Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.
Konuşmasına Karabük'ü, ilçelerini, emekçilerini selamlayarak başlayan Başbakan Yıldırım, Karabük'ün 2002'den bu yana kendilerini hiç yalnız bırakmadığını söyledi ve bu beraberliğin daim olmasını diledi.
15 Temmuz akşamı askerin içine sızmış alçak, hain bir grubun ülkeyi işgal etmeye, milletin iradesini teslim almaya çalıştığını anlatan Yıldırım, bu güzel memleketi birilerine peşkeş çekmeye çalışan alçak FETÖ'ye, onun teröristlerine karşı Karabüklülerin bu meydanı doldurduğunu, onlara gereken dersi verdiğini belirtti.
Başbakan Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti:
"O gece halkın gücü, tankın gücünü yenmiştir. Helikopteriyle, toplarıyla, tüfekleriyle bu milleti sindirmeye çalışacaklarını zannedenler, dersi Karabük'te almışlardır. Zelil olmuşlardır. Bu büyük milleti korkutabilirler mi? Bu millet abdestini aldı, namazını kıldı, anasıyla, babasıyla vedalaşıp meydanlara indi. Elinde ay yıldızlı bayrağımız meydanları doldurdu. Hamdolsun o gece destan yazdınız. 15 Temmuz, Türkiye'nin bir kahramanlık destanıdır. Hem Fetullahçı teröristlere hem de onun ipini elinde tutanlara gereken cevabın verildiği gündür. Bu millet tarih boyunca çok düşmanlıklar gördü, bu millet büyük imtihanlarla karşılaştı. Allah'a şükür, hamdolsun akılla, cesaretle bir, beraber olarak bu belayı da atlattık. Diz çöktürdük ama diz çökmedik. 15 Temmuz'da Türkiye saldırıların en alçağını, en namerdini yaşadı. Bu sefer mert bir düşmanla değil, namert hainlerle savaştık. Ümmetin duası bizimleydi, milletin duası bizimleydi. Dik durduk, sağlam durduk, bu alçaklara cevabını verdik. Şimdi inlerine giriyoruz. Bu ülkeye, bu millete silah doğrultmak nedir, onlara tek tek gösteriyoruz."
MHP BU GERÇEĞİ GÖRDÜ
15 Temmuz gecesinden itibaren MHP'nin bu gerçeği, Türkiye'nin beka sorununu gördüğünü dile getiren Binali Yıldırım, AK Parti ve MHP olarak bir araya geldiklerini, "ülke bir daha bu alçakça kalkışmalara, darbelere maruz kalmasın" diye bir anayasa değişikliği hazırladıklarını söyledi.
Yıldırım, bu çalışmada kendileriyle beraber olan MHP'ye, Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye ve MHP'lilere teşekkür etti.
Anayasa teklifinin milletin önünde olduğunu, 16 Nisan'da milletin onayından geçeceğini ifade eden Başbakan Yıldırım, milletin tarihi bir karar vereceğini kaydetti.
"Ülkücü, milliyetçi kardeşlerim, AK Parti'li vefakar yol arkadaşlarım, 16 Nisan'da Türkiye'nin aydınlık yarınları için hazır mısınız?" diye soran Yıldırım, alandakilerin hep bir ağızdan "Evet" demesi üzerine, "Karabük işi bitirmiş, bitirmiş. Karabük rekora gidiyor, rekora. 16 Nisan akşamı gözüm ekranda, kulağım Karabük'te olacak. Karabük'ten gelen Türkiye rekoru apayrı, bizim için büyük bir zafer olacak. Buradan söz veriyorum, Karabük Türkiye birincisi olunca ilk ziyaretimi Karabük'e yapacağım." diye konuştu.
Binali Yıldırım, ülke ve millet olarak tarihi bir dönemden geçildiğini belirterek, şunları söyledi:
"Ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine çıkaracak, Türkiye'ye çağ atlatacak bir değişimin arefesindeyiz. Milletimizin refahını, huzurunu, güvenliğini artıracak, 80 milyonun birliğini, kardeşliğini daha da güçlendirecek bir değişim yaşayacağız. Sevgili Karabüklüler, 14 yıl boyunca bize hep destek oldunuz. Biz de emanetinizi hiç yere düşürmedik. Bugüne kadar ne yaptıysak size sorduk, öyle yaptık. 'Yap' dediniz yaptık, 'yapmayın' dediniz orada durduk. Hazırladığımız bu anayasa değişikliğini Meclise getirdiğimizde dedik ki; 'Bu teklif 367 oyla geçse bile biz bunu millete götüreceğiz'. Ama CHP ne dedi? 'İsterse yüzde 98 ile kabul edilsin, tanımayız'. Ben de diyorum ki; Sen tanısan ne olur, tanımasan ne olur? Millet de seni tanımaz."
Türkiye'nin çok partili hayata 1950'de geçtiğini ve 67 yıl içerisinde çok sayıda hükümet kurulduğuna değinen Başbakan Binali Yıldırım, 67 yıl içerisinde İngiltere'de 15, Almanya'da 24, Amerika'da 17, Fransa'da 11 hükümet kurulduğunu belirtti.
Türkiye'de ise 67 yılda 65 hükümetin kurulduğuna işaret eden Yıldırım, diğer ülkelerde hükümet sürelerinin 4-5 yıl, Türkiye'de de bu sürenin 17 ay olduğunu bildirdi.
Kısa süre görevde kalan hükümetler döneminde, ekonominin büyümeyeceğini, refahın artmayacağını anlatan Yıldırım, AK Parti'nin 2002 yılında iktidara geldiğini ve Türkiye'nin teminatı olduğunu vurguladı.
AK Parti iktidarları döneminden önce yaşananları da anımsatan Yıldırım, koalisyon hükümetlerinin nasıl kurulduğuna ilişkin bilgiler verdi.
TÜRKİYE İLELEBET BAĞIMSIZ YAŞAMAYA DEVAM EDECEK
Başbakan Yıldırım, "Rahmetli Erbakan, Çiller hükümet kurdular. Protokol yaptılar. Bir sene biri başbakan, bir sene diğeri başbakan olacak. Bir sene sonra başbakan değişecek, cumhurbaşkanı 'kızım' dediği o Tansu Çiller hanıma görevi vermedi, gitti bir adama verdi, Yalım Erez diye. Arkasında kimse olmayan biri." ifadelerini kullandı.
Yaşananların ardından Türkiye'nin kaybettiğine dikkati çeken Yıldırım, ekonominin çöktüğünü, milletin sorunlarının büyüdüğünü vurguladı.
Milletin sandıkta dediğini, herkesin yapması gerektiğini vurgulayan Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:
"2002'de rahmetli Ecevit, göklere çıkaramadığı Ahmet Necdet Sezer'i getirdi, başa geçirdi. Bütün partilerden gitti, destek aldı. En önce kendisi bozuştu. Niye? Bu sistemin yapısında sakatlık var, iki başlılık var. Bu sistem babayı oğula düşürür. Şimdi AK Parti var, bizim aramızda ayrı gayrı yok ama sadece AK Parti'ye göre bir sistem inşa edilmez. AK Parti, Recep Tayyip Erdoğan, Binali Yıldırım fanidir, gelir geçer ama Türkiye, bekası için ilelebet bağımsız olarak yaşamaya devam edecek. Onun için güçlü sistem inşa etmemiz lazım. Bir daha 60, 80 darbesini, 28 Şubat'ı yaşamamamız lazım."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile uyumlu çalıştıklarını anlatan Yıldırım, geleceği düşünmek zorunda olduklarını ifade etti.
TÜRKİYE'YE YILLARCA TUZAK KURDULAR
Öngörülen anayasa değişikliğinin 20 yıl önce yapıldığında şu anda kişi başı milli gelirin 25 bin dolara ulaşacağını bildiren Yıldırım, geç kalınan her günde Türkiye'nin ve milletin kaybı olduğunu belirtti.
Başbakan Yıldırım, şunları söyledi:
"Bugüne kadar ne yaptıysak millet için, memleket için yaptık. Bu mesele sen, ben meselesi değildir. Bu, memleket meselesidir. Bu doğrudan doğruya Türkiye'nin gelecek meselesidir. Türkiye'nin kalkınmasından, ilerlemesinden rahatsız olanlar, Türkiye'ye yıllarca tuzak kurdular. Yeri geldi terör örgütleri, gazete manşetleri, vesayet odaklarıyla millete ayar vermeye çalıştılar. Demokrasiye tanklarla balans ayarı vermeye çalıştılar. Türkiye'nin geleceğiyle, kaderiyle oynadılar. O eski alışkanlıklar 15 Temmuz'da da tekrar edildi ama bu sefer alçaklar tarafından. Ne dedi millet? 'Dur bir dakika millet varsa zillet olmaz, millet varsa zafer vardır' ve o gün dünyaya demokrasi dersini verdi. Siz verdiniz. Dünyaya bayrağın, ezanın, demokrasinin nasıl muzaffer olacağını, tankların, tüfeklerin, uçakların nasıl yerle bir olacağını göğsünüzü siper ederek, sizler gösterdiniz. İşte böyle büyük bir milletin evladı olmaktan ne kadar gurur duysanız azdır."
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Yıldırım, "Bu işi Kılıçdaroğlu orada burada, yalan dolan, memleket kazan bu kepçe dolaşıp duruyor, karıştırıp duruyor." diye konuştu.
"Anayasa Mahkemesi cumhurbaşkanına bağlı olacak" şeklindeki eleştirilere değinen Yıldırım, "Bu kadar yalan olmaz. Şimdi cumhurbaşkanı Anayasa Mahkemesine 14 üye atıyor, mevcut sistem, biz bunu değiştirmiyoruz. Ne yapıyoruz biliyor musunuz? 17 üyesi var, ikisini çıkarıyoruz, 15'e düşürüyoruz. Niye düşürüyoruz? Çünkü darbe döneminden kalan askeri mahkemeler vardı. Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi. Onları kaldırdığımız için bu değişiklikte onlar gidiyor. Artık mahkemelerin askeri, sivili yok, mahkeme mahkemedir kardeşim, geleceksin, hesabını vereceksin, orada rütbe geçmez, orada adalet geçer."
BUNLAR OKUMUYOR, OKUMADAN ÜFÜRÜYORLAR
Anayasa değişikliğiyle üye sayısının 15'e düşürüldüğünü ve başka bir değişiklik olmadığını dile getiren Yıldırım, "Ama yalanın bini bir para, yalan söyleyip de ölen var mı? Ama çıkıp ne diyorlar, 'Evet derseniz Anayasa Mahkemesi cumhurbaşkanlığına bağlanacak'. 'Gözüne, dizine dursun' diyeceğim ama demeyim hadi. Allah ıslah etsin. 'Anayasa Mahkemesi, cumhurbaşkanının istediğini atayacak'. Yok, aslı fesli yok. Bunlar okumuyor, bunlar okumadan üfürüyorlar, üfürükçü bunlar." dedi.
"Peki bunlar nereden uyduruyorlar?" diye soran Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunların tarafsız diye yere göğe sığdıramadığı bir cumhurbaşkanı vardı. Ahmet Necdet Sezer. Hatırlıyorsunuz değil mi? O zat cumhurbaşkanı olunca Anayasa Mahkemesi üyeliğine kimi atadı biliyor musunuz? Bir üniversiteden arkadaşını. 'Ne var bunda' diyeceksiniz. Bitmedi, o zat atandı bir de baktık ki adam Cumhuriyet Halk Partisi üyesi. Bak bak bak tarafsız CHP'ye bak. Ama bunların eski alışkanlığı. Tek parti döneminde her şey bunlardı, genel başkan da cumhurbaşkanı da parti başkanı da her şey. Tek adam arıyorsan geçmişine bak, geçmişinize bakın. Bunlar bu yalanları, iftiraları kendileri de biliyorlar ama işlerine gelmiyor. Burada kafalarında 'tarafsız' demek 'CHP'li olmak' demek. Bu yalanları, iftiraları bizzat harekete geçiriyorlar."
Anahtar Kelimeler
YORUMLAR
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter
kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar
hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
Henüz yorum yapılmamış ilk yorum yapan siz olun...
2